Prof.Dr. George Lexington’un bir yazısını okudum dün.
Anne sütünü artırmak için yer elması öneriyor.İçerisinde yüksek miktarda A ve C vitamini ayrıca fosfor,demir ve kalsiyum bulunan bu sebzenin anne sütü artırıcı etkisini anlatıyor.
Yıkanıp kabukları soyulduktan sonra meyve gibi yenildiğini ya da yemeğinin yapıldığını da eklemiş yazısına.
Açıkçası ben anne sütü verdiğim dönemde bunu denemedim.Çünkü bilmiyordum, keza yer elmasını da sorsanız Kaç defa yedim? Onu da hatırlamıyorum ama bilseydim o dönemde bunu da denerdim neticede ilk zamanlar çaresiz hissedebiliyorsunuz kendinizi.Kim ne söylerse kulak kabartıyorsunuz,dinliyorsunuz.
Ben böyle bir sıkıntıyı yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.Doğum yapan her bayanın sütü gelir zannediyordum sonra bir baktım ki çoğu kişide bu sıkıntı mevcut.Şaşırdım. :-o
Oysa eskiler bu tür sorunları pek yaşamamış.Sordum hiçbiri “yoktu” dedi.Günümüzün hormonlu besinleri sebep midir? Bilinmez çoğunlukta aynı sıkıntı “süt gelmiyor.” Ya da “sütüm yetersiz” cümlesini duyar olduk.
Neyse lafı fazla dolandırmadan ben kendi tecrübelerimi kısaca anlatayım.İlk günler sütün az gelmesi,bu çocuk bu kadar sütle doyar mı? stresini yaşadım bende.Hatta vazgeçip mama takviyesi yapalım dedim anneme…
“Dur biraz daha bekle” dedi annem “süt kanallarının açılması öyle hemen olmaz, gerekirse bol bol sağmayı deneyelim” dedi.
Bol su tüketimi ve meyve kompostoları hazırladık.
Kilo problemim olduğu ve hamilelik şekeri yaşadığım için çok az şekerli kompostolardı bunlar.Tabii yeşillik unutulmadı bu arada.
Anne sütü verirken bitki çaylarını fazla tüketmemeye özen gösterdim.Kimi doktor bitki çaylarının bebek için sakıncalı olduğunu hiç içilmemesi gerektiğini söylüyor.Arkadaşlarımın tavsiyesiyle ben günde bir defa Isırgan ya da Rezene ve bebeğin gazı için Anason çayı içtiğimi söyleyebilirim.Herhangi bir yan etkisini veya sakıncasını görmedim.
Bebeğinizin gazı kolay çıkmıyorsa ve bebeğinizin gaz sıkıntısı var ise kurubakliyatları (kurufasulye,nohut vb.) çok tüketmemenizi de hatırlatmak isterim.Besleyici olmasına rağmen gaz yapıcı ne varsa anne sütüyle bebeğe geçiyor bunu unutmayın.
Bir süre sonra baktım ki yavaş yavaş süt artıyor.Özellikle motorlu süt sağma makinesi bu dönemde çok işime yaradı onu da belirteyim.Vücut sütü sağdıkça yerine yenisini üretiyor çok ilginç.Ve en önemlisi kötümser olmamak bu konuyu stres haline getirmemek çok önemli.
Relax olmak gerekiyormuş bunu anladım.Kötü düşünceleri kafanızdan atmaya,pozitif düşünmeye çalışın.
Olumsuzlukları (mesela göğüs ucu yaraları ki ben bir sürede bununla uğraştım) göz ardı etmeye çalışın.Anne sütünün bebek için önemini düşünerek sonuca odaklanın.
Yüce Rabbim öyle bir mucize vermiş ki bizlere bu kadar tasanın, uğraşmanın ödülü o minik gözlerin size bakışı ara ara dinlenerek mola vermesi,kucağınızda beklemesi yeri geldiğinde göğsünüzü çekiştirmesi gerçekten olmaz böyle bir mutluluk…
Allah isteyen herkese yaşatsın inşallah.
Peki benim sonucum ne oldu? Zaman içinde “süt azlığı“diye bir sorunumuz kalmadı.
Mama hiç vermedim.
Dişler çıkmaya başlayınca rutin katı yiyeceklere geçtik.Ancak bizim cici kız bu eylemden vazgeçmedi.
2.5 yaşına kadar süt gelmeye devam etti.
Bu seferde aramızdaki duygusal bağı sonlandırmak kolay olmadı. J
2 yorum:
Sevgili annecik.
hepimizin yaşadıkları aşağı yukarı aynı.
Benimde sütüm ilk başta olmamıştı sonra yavaş yavaş geldi aventin süt makinesi almıştım . elektirkli olmadığı için beni çok yordu tekrar elektiriklide alamadık.
Gögüs başı yaralarından bıkmış usanmıştım.
sonunda bebeğim bir gögsümü almamaya başladı. ve ne yaptımsa aldırmadım malesef mama dönemimiz başladı 3. aydan sonra..
ama şu bir gerçek ki insan ilk tecrübesinde ne yapacağını bilmiyor çok yıpranıyor.
İlk tecrübe konusunda size yürekten katılıyorum Sevgili Neşeli Günler.
Yorum Gönder