ÇOCUKLARINIZ SİZİN ÇOCUKLARINIZ DEĞİL...
ONLAR KENDİ YOLUNU İZLEYEN HAYAT'IN OĞULLARI VE KIZLARI...
SİZİN ARACILIĞINIZLA GELDİLER AMA SİZDEN GELMEDİLER...
VE SİZİNLE BİRLİKTE OLSALARDA SİZİN DEĞİLLER..

HALİL CİBRAN

Bumerang - Yazarkafe

30 Aralık 2012 Pazar

Yeni Yıl Dileklerim...


Yeni yıla saatler kala, kutlamak istedim yeni yılınızı.
Umarım herkes için 2013 unutulmaz bir yıl olur, önce sağlıkla,huzur ve mutlulukla...
Sonra başarı ve bol hayırlı kazançlar getirsin her anlamda...

Ülkemde huzursuzluklar son olsun tabii adalette yerin bulsun.
Yeni Yılınız Kutlu Olsun...



* Mum sevgili öğretmenimizin hediyesi,süsleme okulda yapılmış.El emeği göz nuru...

28 Aralık 2012 Cuma

Dr.Beckmann Renk Koruyucu Mendil ile Beyazlar Renkliler El Ele

Benim için hep dert, muhakkak yanlışlıkla beyazların arasına ya renkli bir çorap giriyor ya da koyu renk bir atlet, çamaşır. E sonunda ne oluyor, eskiden kar beyaz olan tişört pembeye  ya da griye dönmüş, giyilemeyecek hale gelmiş. Metropolde yaşamanın zorluğu da zaman sıkıntısı. Bekleyeceksin ki beyazlar çoğalsın, makine dolsun öyle çalışsın. Yoksa önce renklileri mi atsam ama 3 parça için de makine mi çalışır. Çamaşır sepetini dök banyoya, otur çamaşırları ayıkla. E bir de yarın sabah giymek istediğim lacivert gömleğim hemen yıkansın istiyorum. Günün stresi yetmezmiş gibi bir de banyoda beni kirli çamaşırların çok bilinmeyenli denklemi bekliyor.



Böyle bir sıkıntı varken %100 Alman üretimi bir ürün yardımıma yetişiyor. "Dr. Beckmann renk koruyucu mendil". Bu ürün ne mi yapıyor? Renkli ve beyaz çamaşırlarınızı her zaman yıkadığınız programda birlikte yıkayabiliyorsunuz. Böylelikle hem enerjiden, hem deterjandan hem de ertesi sabah giymek istediğim lacivert gömlek sırasını beklemeden yıkanabiliyor. Açıkçası denemeden önce neyle karşılaşacağımı bilmiyorum. Tereddütlüyüm, ya işe yaramaz da beyazlarım karman çorman renkler halinde çıkarsa makineden? Kime ne diyeceğim?



Renkli ve beyazlar karışık halde makineye koyuyorum. Makinenin içine 2 adet Dr. Beckmann renk koruyucu mendili yerleştiriyorum. Deterjanını da koyduktan sonra elim titreyerek başla tuşuna basıyorum. Program bitiminde heyecanlı ve biraz korkak gözlerle makinenin içinden çamaşırlarımı çıkarıyorum.  Elim hemen beyazlara gidiyor, renkl kontrolünü yapınca bir ohh çekiyorum. Hiç fark yok, tertemiz yıkanmış. Daha sonra Dr. Beckmann renk koruyucu mendillere ulaşıyorum. Şaşırtıcı çünkü beyaz olarak koyduğum mendiller renkli çamaşırlardan etkilenip pembe olarak çıkıyorlar. Ancak dediğim gibi beyazlara bulaşması gereken renkleri kendi içlerini hapsetmiş olarak. Sonuç mükemmel!


Benim gibi günü hızlı yaşayanlar için ideal ve pratik bir ürün bulundu sonunda. Ayrıca dikkatsizliğimin sonucu geçmişte başıma gelmiş olan kazalara da artık meydan vermeyeceğim. Her yıkamada 2 adet mendil ile problem çözülecek. Faydaları da cabası.



Bu ürünü nerede mi bulabilirsiniz? Tüm Migros, Carrefour, Real, Metro, Gratis, Kiler, Özdilek, Çetinkaya, Şaypa, Pehlivanoğlu, Kipa ve semtinizdeki pek çok zincir markette. Ayrıca isterseniz www.cosmofresh.com sitesinden de online alışveriş yapabilirsiniz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

Bu sefer çok hasta olduk. :(

İpek kızım iki haftadır hastaydı ama ne hastalanmak?? Bebekliğinden bu yana hatırlamıyorum bu kadar zorlandığımızı.
Düşmeyen bir yüksek ateşle mücadele ettik ki ateş düşürme  konusunda iyi olduğumu zannederdim yanılmışım.:((

Uyguladığımız yöntemler çare olmadı,antibiyotik ve ateş düşürücü şurup kullanımı cevap vermedi.Öylece kaldık,bekledik günlerce ha şimdi, ha bir saat sonra derken geçti gitti zaman.

Aşırı halsizlikle başladı.Vücut kuvvetli bir enfeksiyon almış ateşin sebebi bu belli.Sonrasında geniz akıntısı ve öksürükle devam etti.

Çocuklar hasta olunca sizde masumlaşıyor içinize kapanıyorsunuz belki de kendinizi çaresiz hissediyorsunuz...

Çok şükür iki gündür daha iyiyiz.İlaçlarımızı kullanmaya devam ediyoruz.
Keşke çocuklar hiç hastalanmasa hep gülüp mutlu olsa...


17 Aralık 2012 Pazartesi

KARACA BEBEK NEVRESİM TAKIMLARI (11 fotoğraf)


İpekcik için yeni nevresim takımı bakıyorum bir süredir.Artık büyüdüğümüz için Barbie,Winx türevi lisanslı  ürünlerden alacağımız kesin ama ben hala bebek nevresim takımlarından kendimi alamıyorum.
Özellikle Karaca'nın kolleksiyonu çok hoşuma gitti.
İnternet üzerinden bugüne kadar hiç alışveriş yapmadım ama buradaki fiyatlar bana oldukça makul geldi.


Söylenemeyen Kelimelerimiz Var :)


Hanımım model olarak anneannemizi örnek aldığı için zaman zaman bizi şaşırtan cümleler kurabiliyor.Hem de yerli yerinde mesela "kastetmek" kelimesini geçen gün çok isabetli bir biçimde kullanarak epey güldürdü...

Evet oldukça akıcı ve kibar konuşmalarımızın içinde bazen söyleyemediğimiz kelimeler olabiliyor.Bunları mümkün olduğunca düzeltmeye çalışıyoruz ama sanırım birden olmayacak.

"Maden suyunu" önceleri "Badem suyu" olarak söyleyen İpekcik şimdilerde bunu "Madem suyu" olarak telaffuz etmeye başladı.:))
Aklıma ilk gelenler ve kesinlikle düzeltilmesi gerekenler ise şöyle; "Yakımhane" diyor mesela "Yetimhane" demek istiyor.
Sonra Brokoliye,Grakoli
Bisiklete, Bisiktek
Detektife,Deteftif
Komşuya,komuşu
Vefat yerine Nefat
Aliminyum Folyo yerine Alivinyun folyo
Hurdalık yerine burdalık
"Bir Sorunum Var"ı, Bir Sonurum Var şeklinde söylüyor ki bunlarda çocuk yetiştirmenin neşeli halleri heralde...

Haaa bir de sürekli reklamlarda gördüğü Darüşşafaka yerine "Tarık shop" diye bir şey uydurmuş en çok ona gülüyoruz.

16 Aralık 2012 Pazar

Günün Sözü

“ Anne-babalar, eğer çocuklarınızın problemlerini dinlemezseniz, onlar da sizin bulduğunuz çözümleri dinlemeyeceklerdir.”   Zig Ziglar


12 Aralık 2012 Çarşamba

Yastık Da Konuşur Mu? Konuştu

Teknoloji aldı başını yürüdü. Neredeyse tüm alışkanlıklar değişirken yastıkaltı yatırım da tarih olma noktasında. Yastıkaltı yatırım konusunda yıllardır çalışan işin kahramanları yastıklar da sonunda halka seslenmeye karar verdiler.

Onların bakış açısından yastıkaltı birikimin zorluklarını, zahmetlerini dinledikçe stres yönetimindeki yeteneklerini takdir edecek, birikim güvencesiyle ilgili kaygılarına siz de hak vereceksiniz. Yastıkların bile `Yeter artık` dediği yastıkaltı yatırıma güvenli ve kazançlı bir alternatif olarak, neyse ki Garanti hep hizmetinizde.

Yastık altındaki altını ekonomiye kazandırmak amacıyla fiziki altınları mevduat olarak alan Garanti, 98 şubesiyle “Altın Salısı” hizmeti veriyor. Takı ve altınların değeri, altın eksperleri tarafından hesaplanıp Altın Hesabı’na yatırılıyor. Böylece altın birikimleri çalınma korkusu olmadan garantiye alınıyor.

NET Hesap ise farklı birikim hedefi olan müşterilere vade sonunda elde edilecek net kazancı ilk günden bildiriyor. Birbirinden farklı 4 hesap sayesinde müşteriler hem biriktirme alışkanlığı kazanıyor hem de vade sonundaki getirisini hesap açılışında garantiliyor.


Garanti'nin birikim ihtiyaçlarınız için en uygun çözüm önerileriyle ilgili daha detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz, yorumlar #yastıkaltıyatırım hashtag'inde.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

6 Aralık 2012 Perşembe

Sevgili Film Oynatıcılar !


"Sevgili Film Oynatıcılar, neden söylediğiniz filmi oynatmadınız? Biz annemle sizi çok bekledik.Ben Harry Potter'ı çok seviyorum.Onu hep izlemek istiyorum.Kaç saat bekledim ama siz o filmi göstermediniz bende ağladım.
Annem sen üzülme dedi bana söz verdi o filmi bana alıcak ama ben çok üzüldüm size küstüm."

                                                                                                 İpek

*Kızımın cümleleriyle ve isteği üzerine  yazdım bu mektubu.:))
Şimdilerde yeni merak,herşeye mektup yazıyoruz.Hayal dünyamız bir hayli geniş.
Geçtiğimiz günlerde bitmeyen Paris aşkına Paris sokakları için bir mektup yazdık ki onu bilahare yayınlamayı düşünüyorum.

Gelelim yukarıda ki mektubun sebebine...
Üç hafta üst üste serinin 1. bölümünden başlayarak Harry Potter'ı izlemeye başladık ama ne izleme?? 
İçimiz dışımız Harry oldu.İnternetten resimlerine bakıyoruz bu arada film platosuna gezi programı falan olduğunu öğrendik.Londra'ya hususi bunun için gitmeyi falan planlıyoruz.Heyy yarabbim... :))

Neyse TRT 1'in önceden izleyenlere duyurduğu üzere serinin 4. bölümü için hazırlığımızı yaptık, mısırlarımızı patlattık bekliyoruz Cumartesi günü.
Tabi asıl bekleyiş gündüzden başladı.
"Akşam Harry Potter var."
"Anneanne benim işim var akşam önemli bir film izleyeceğim"
"Anne kaç saat kaldı?"
"Anne ne zaman başlayacak?" derken bir baktık.Söylenen saatte spor programı başladı.
Bu hayal kırıklığı İpekciği çok üzdü ve yukarıdaki mektubu yazdı.
İşin ilginci üzerinden beş gün geçti ama aklına geldikçe hala söylüyor çocuklar hiçbirşeyi unutmuyor.
İşte böyle bize küçük,çocuk kalbinde büyük olayımız...